Edebiyatçı yazar Güler Demirhan: Bu Kaçıncı Can!?
Edebiyatçı yazar Güler Demirhan: Bu Kaçıncı Can!?
Bu Kaçıncı Can !?
Bu kaçıncı can, bu kaçıncı isyan, çaresizce arşa yükselen!
Daha önce Leyla da, Eylül de benzer süreçler yaşandı. Şimdi ise Narin ile kahrolduk, yürekler yandı.
Ülke olarak hüzne boğulduk ama elimizden gelen bir şey olmadı.
Ne acıdır ki kimsenin elinden bir şey gelmedi, milyonlar koruyup, kurtaramadı o masum bedeni…
Mütemadiyen yaşadığımız bir süreç bu!
Hemen hemen benzer yaşlarda daha çok da kız çocuklarının başına gelen, vahşice durumlar.

Bana öyle geliyor ki bunlar bizim bildiklerimiz, duyduklarımız -basına, medyaya yansıyanlar- ya bilinmeyen kayıp çocuklar nerede, katledilen ama medyaya yansımayan çocuklar da var şüphesiz.
Masum canlardan kim ne ister!?
Neyin öcüdür alınan, neye kurban gider bu çocuklar.
Anneyi, babayı kıskanan ya da düşmanlık yapmak isteyen amca dayı mı ya da başka bir akraba, konu komşu mu içindeki maraza engel olamayıp, katlediyor!?
Ya da düşünmek istemiyorum ama o yaşdaki çocuk için, namus temizleme gibi karanlık kavramlar mı devreye giriyor, bizzat aile mi buna sebep oluyor!?
Ya da bozuk toplumda yetişen ve toplumun çürük taraflarını üzerine mıknatıs gibi çekmiş, cinselliğini herşeyin üstünde gören (bir erkek müsveddesi) çocuk da olsa, her dişinin kendi hizmetinde yaratılmış, kulu/kölesi olduğunu düşünen, bir sapığın kurbanı mı oluyorlar!?
Hangi sırra şâhit oluyor ki bu çocuklar, ne görüyor ne duyuyorlar da ölümü hak ediyorlar(!)
Yok yok, ne düşünürsem düşüneyim benim aklım almayacak sebebini.
Sadece son kayıp, Nârin özelinde değil, bütün kayıplar için düşünmeliyiz!
Sebep belki bunlardan biri, belki de hiç aklımıza gelmeyecek bir şey,
Ama ne olursa olsun, masum bir canın vahşice öldürülmesi; anlaşılacak, affedilecek ve telafisi olacak bir durum değil.
O masum, gülen gözlerin ışığının söndürülmesi, umutlarının ve yaşam hakkının elinden alınması, vahşice katledilmesi akılların alamadığı bir durum.
Cahillik, vahşilik, canavarlık; tek kelime ile vicdansızlık.
Ne desek boş!
Ne söylesek çaresizce çırpınış bizimki.
Sözün bittiği yerdeyiz.
Umalım ki her yönden ciddi tedbirler alınsın ve benzer acılar tekrar tekrar yaşanmasın.
Gerek Eylül de gerek Leyla da gerek ismini hatırlamadığımız diğer yavrularımızda ve şimdi de Nârin de ne oldu olay nasıl oldu, neler yaşandı kimler yaptı, kimler durumu sakladı.
İyi okunup, sıkı tedbirler alınmalı ki benzerleri yaşanmasın, yine mâsum çocuklar hasta ruhlu büyükleri tarafından katledilmesin.
Ve lütfen bu tür olaylarda, cezalar caydırıcı olsun ki kimse bu fiili aklından bile geçiremesin!
Giden canlar geri gelmeyecek bâri diğer yavruları koruyalım.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.