İmtiyaz!
İmtiyaz!
Mehmet Hacıismailoğlu, “İmtiyaz” başlıklı bir açıklama yaptı. İşte o açıklama;
İMTİYAZ
Şimdiden söyleyeyim, söylediklerim kimseye tuhaf gelmesin. Kimse de kızmasın araştırmadan!
Osmanlı’nın son yüz yılına ve Cumhuriyetin henüz yeni bitirdiğimiz yüzüncü yılına baktığımızda kendi milletimize verilmeyen imtiyazların ( Ermeni Yahudilere, Ermenilere ve Yahudilere ) verildiğini birçok kaynaktan görebiliyoruz. Burada “Ermeni Yahudi ve Ermeni” diye farklı olarak yazdığım kimlikleri derinlemesine açıklamam mümkün değil. Bilenler bilir, bilmeyenler bu konuda detaylı açıklamalarımı birkaç aya kadar çıkacak kitabımdan okuyabilirler.
Bu yazımda öneme binaen anlatmak istediğim, imtiyazlardır. Sanki öyle bir el var ki, bu memleketin özellikle de Türk Müslüman kimliğinden intikam alıyor. Bu nasıl bir el ise, Osmanlı’nın son yüz yılına ciddi izler bıraktığı gibi Cumhuriyetin ilk yüz yılına da oldukça önemli mühürler vurdu. Bu el bazen karşımıza Vatikan, Bazen Siyonist, bazen Kripto olarak çıkıyor. Yine aynı ifadeyi kullanayım “bilenler biliyor”.
Daha önceki yazılarımda da kısa değerlendirmelerle yer verdiğim, siyasi bir takım kararların işte bu el faktörü ile alındığını söylemem gerekiyor. Celal Bayar’ın idam edilmemesi, Terörist başı Abdullah Öcalan’ın yakalanma ve son dönemlerde ki tecrit konusu, “Söz de Dersim katliamı ve Dersim den özür diliyoruz ifadeleri” Kerkük, Musul, Erbil, Şam ve Bağdat konularının yanı sıra Kıbrıs sorunu ve soruna bakış şekilleri bu gizli eli gözümüze sokarcasına gösteriyor bize, “görenler görür”.
PKK’nın çıkışının ısrarla 1980’lere dayandırılması, işin arkasında ki güçlerin gizlendiğinin işaretidir. PKK yapılanmasının toplantılarının nerede yapıldığını ve bu toplantıların tarihinin 1965’e dayandığını bu güne kadar dillendirseydiler, belki de bu sorunu biz çok daha erken bitirecektik. Bitirecektik diyorum ama elbette bu sorunu çözebilmek içinde saf kan olmak lazım. “Bu da ne demek şimdi” diyenler için yazımın başında “söylediklerim kimseye tuhaf gelmesin” demiştim.
Daha net konuşacağım yer kitabım olacak amma, bugünün tarihçileri, “Osmanlı Padişahları içki içti mi içmedi mi” diye araştırma yapacak yerine, Ermeni Yahudilerin soy araştırmasını yapıp, hangi şehirlere hangi isimle nasıl yerleştiklerini, Osmanlı’nın son yüz yılı ve Cumhuriyetin ilk yüzyılına nasıl müdahale ettiklerini ve hatta nerelerde görev aldıklarını ve almakta olduklarını anlatsınlar.
Bu el öyle bir el ki, herkesin siyasi görüş merkezinde en önemli konumda yer alıyor. Varın gerisini siz tahayyül edin. Hani bir söz vardı ya, “azınlık hakları” diye, ben bu söze gülüyorum, azınlık hakları değil, çoğunluğun hakları kayıp, o çoğunlukta yukarıda açıkladığım Müslüman Türk çoğunluğudur, imtiyazlar el değiştirmediği müddetçe de bu çoğunluk daima azınlık tarafından yönetilecektir!
MEHMET HACIİSMAİLOĞLU
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.