GÜLER MİSİN, AĞLAR MISIN?

Güler misin, ağlar mısın diye bir program vardı Türk Televizyonlarında hatırlarsınız, zaman zaman gülelim mi ağlayalım mı diye şaşırdığımız çok olmuştur değil mi?

GÜLER MİSİN, AĞLAR MISIN? Güler misin, ağlar mısın diye bir program vardı Türk Televizyonlarında hatırlarsınız, zaman zaman gülelim mi ağlayalım mı diye şaşırdığımız çok olmuştur değil mi? Asgari ücrete ne kadar zam yapılacak tartışmalarının yanı sıra, pazarlıklarının da devam ettiği bir süreçten geçiyoruz. Aslında tartışılacak bir durum yok ortada, verilecek zam aşağı yukarı belli, en kallavisinden Yirmi Dört Bin lira yaparlar. Eşi çalışamayan, bir insanın kiradan sonra cebinde ne kadar kalacağını hepimiz tahmin ediyoruz. Ya üç, ya beş bin lira, o bile kalır mı şüpheliyim ben. Peki, ne yiyecek bu adam, çoluk çocuk ellerine birer tencere alırlar, belediyenin aş evlerinden Allah ne verdiyse doldurur getirir yerler canım, benim de düşündüğüme bak ya. Kıyafeti komşu çocuklarının giymediklerinden ayarlar, okul masrafını da okul aile birliğine yıktık mı iş tamam, şükürler olsun Rabbime. Bak ne güzel güldük işte, eee… Ağlanacak halimize gülme vakti işte. Kıymetli okurlarım, bu işin sağcısı solcusu, bu işin Ak Partilisi, CHP’lisi olmaz! Bu sen demek, ben demek, yaşama hakkı demek, bu konuda konuşanı, şikâyet edeni lütfen eleştirmeyin! Hele geçim derdi olmayan insanların, bu konuda şikâyet eden insanlara, akıl verme, kızma gibi bir haklarının olmadığını düşünüyorum. “Kazandığın kadar harca” diyen tipler var ya, deli ederler adamı, orta seviyede bir adam, kazandığı kadar harcamalı ki, geçim derdi olmasın, maaşı kira ve faturalara yetmeyen bir kişi nasıl kazandığı kadar harcayacak, aklımızla mı oynuyorsunuz?  Bir ülkeyi, yerle yeksan etmenin yollarından biri, hatta en etkilisi o ülkenin sosyal dengesini bozup, sosyal patlamaya zemin hazırlamaktan geçer. Durum böyle olunca da, hırsızlık, rüşvet, uyuşturucu, fuhuş, dolandırıcılık gibi konularda level atlanır, al sana yerle yeksan ülke, kalmaz Suriye’den bir farkımız. İnsani olarak Suriye’yi ayağa kaldırmak isteyenler olabilir amma, önce dizleri üstüne çökmüş ülkemizi ayağa kaldırmak icap eder. Henüz asgari ücrete zam gelmeden, piyasaya gelen zamları hangi farkla kapatacak bu millet? Asgari ücret komisyonu raporları Aralık ayı başında hazırlandı ve sıralı toplantılara giriliyor, yani veriler tamam, sadece Aralık ayı içinde gelen zamlar bile şimdiden verilecek asgari ücretin Yüzde Yirmi Beşini götürdü bile, bu nasıl bir vicdansızlık, bu nasıl bir vampirliktir? Kim neye göre zam yapıyor? Neden bu insanların daha maaşlarına gelmeyen zammı, sıraya girip almaya çalışıyorlar?  Asgari ücret ne kadar olacakmış, Otuz Bin Liranın Üş kuruş altı bile, Gülünecek halimize ağlatır bizi.  Allah yolda kalmışa, hastaya ve Asgari Ücretle geçinmek zorunda olana yardım etsin. Âmin… MEHMET HACIİSMAİLOĞLU